Tuesday, June 19, 2007



Havadan Sudan

Geçen sefer gereksiz bin tane muhabbete girdiğimiz için adını sayıkladığım Gönül Kebaba ilişkin ayrıntılara girememiştim. Gelelim işin lezzetli kısmına :) Şimdi bizim hayatın önemli bir bölümü anadolu topraklarını arşınlamakla geçtiği için ve aynı organizasyonda bu işi yapan 100 den fazla insan olduğu için hele hele bir de gittiğiniz şehir büyük bir şehirse, ki adana bu tanıma haydi haydi uyuyor; o zaman sizden daha önce o bölgeye gitmiş arkadaşlarınızdan resmen tavsiye bombardımanı yağıyor üzerinize :) işte bu sebeple adanada ilk bir hafta içerisinde sanırım 4 farklı kebapçıya toplam 6 defa gitme fırsatı bulduk. Park Zirve, Elem Kebap, Şehmuz'un yeri ve Gönül Kebap. Bu kebapçılar Ankarada olsa ve beni kebap yemeye götürseler, bilgisayarın başına oturunca yapacağım ilk iş "aman tanrım ankarada muhteşem kebap yedim" başlıklı yazı yazmak olurdu sanırım. Ama 4 farklı kebap yazısı yazıp siz değerli okuyucuları baymaktansa aralarında en fazla beğendiğim "Gönül kebap" hakkında yazmak istiyorum. Belki de en çok resmi burada çektiğimdendir :)
Nerden duyduysa artık bizim Gökhan duymuş burayı bizim akranlardan birinden. Sarıçam'ın ara sokaklarından birinde yer bulmuş kendine. Akşam iş çıkışı gittik direk daldık tükkana: yani zaten yemeyi içmeyi seven bi adamım, biraz da baba mesleği, bi de üstüne bu bizim bol gezmeli tozmalı iş eklenince, "burada yemek yenir" iddasında bulunan lokanta, kebapçı, cafe, restaurant vs. daha içeri girer girmez anlarım mekanın yemek lezzeti yaratmadaki başarısını (valla kusura bakmayın bu konuda alçak gönüllülük yapamayacağım). İşte buraya girince de "ahan da budur" dedim içimden. Son derece salaş bi yer, ocak mekanın tam ortasında, taş çatlasa 10 masa var içeride (tabi hepsi dolu). Biz belki de biraz geç gittiğimiz için sıra beklemeden buluyoruz yerimizi. Garson konuşmamıza fırsat vermeden donatıyor masayı: sumaklı söğüş soğan, kızarmış soğan, ezme (hayret ki acısız), salata, lahmacun, küçük pidecikler... Bunlar daha başlangıç. Üstüne aşağıda görmekte olduğunuz kaşarlı mantarlar, takiben yemekten fotoğrafını çekmeye vakit bulamadığım patlıcan kebap (bu kebabın kralını da Birecik'te yaparlar). Bu saydıklarımın hepsi ikram :)) Tabi bizim hafiften pinti Gökhan bunlar masaya geldikçe gerildi hesap şişiyor diye. Ne kadar "olm bunlar kafadan geliyor sıkma canını" desem de dinletemedim. Tuttu kolundan çekti garsonu en son patlıcan kebap geldiğinde, "bunu yemeyiz sen iptal et istersen" şeklindeki sorusuna garson: "olur mu abi ikram bu yiyeceksiniz" diye çıkışınca mutluluk ve huzur içerisinde parçaladı kebabı...

Biz hesabı isteyip kalkmaya niyetlenmişken, meşhur adana kebap geldi masaya (efendim aşağıda görebilirsiniz kendisini). Ben de sizin kadar şaşrıdım masa örtüsü gibi olduğunu görünce kebabın :) Bir seferde indirdik midenin en kuytu köşesine tabi ki. Yanında da o hızla 1 litrelik şalgamı bitirmişiz 2 kişi. Sıra hesaba gelince başladık gökhanla hesabın ne kadar geleceği üzerine tahmin yürütmeye....

Bizim üstat bu kadar yemeğe en az 35-40 YTL hesap geleceğini iddia etti, ben tahmini söylemiyim bir kaç posta yetecek ukalalık yaptım zaten :) Adam yuvarlak 20 YTL dedi hesaba. Biz mideye bayram ettirmiş olmanın mutluluğu ile 5 kağıdı da bahşi atarak ayrılırken "Gönül Kebap"tan,

garson koşturdu arkamızdan: "Kusura bakmayın abiler bahşiş alınmaz bizim mekanda......"
kavga dövüş verdi elimize 5 lirayı
Posted by Picasa

6 comments:

daphnevega said...

O şey şinitzel olmasın yoksa!! Mantardan da isterim, şalgam da isterim! Hiç mızırdanmayınız Doruk bey keyfiniz yerinde. Bi de hani picasaya alkış hanii?:)

Herbert said...

puhahaha süpermiş patlıcan kebabı olayı

adana süper görünüyo, off sabah sabah bile canım çekti

dodo said...

Ayşe hanım :)

Sayenizde tek dişi kalmış teknoloji ve bilişim canavarını bir nebze olsun alt edebilmeyi başardım. Teşekkürler. Yalnız yine de font ayarlamayı başaramadım.

Sevgili Herb.

Senin yaşadığın talihsiz müşteri yemeği organizasyonu üstüne biraz ayıp oldu ama sen de bilirsin ki bizim işte parayla değil sırayla her şey. Sürünme sırası bize de gelecek

Horatio said...

haha gökhan beyin bu yazıdan haberi var mı dodo paşa! kebap şinitzel olmuş hakkaten. :D

dodo said...

uzun zamandır konuşamamıştınız zaten ara haber ver hem de hasret gidermiş olursunuz sn. horatio :=)

$afak said...

Abi mahvettin beni, ilk uçakla Adana'ya geliyorum tıkınmaya!