Monday, September 10, 2007

Sağ olsun herbert efendi duyurmuş başarımızı kendi sayfasında. Evet 1 senelik yoğun bir çalışma programı sonunda ODTU Sualtı Hokey Takımı olarak şampiyon olmayı başardık. Ben 5 seneden fazla bir zamandır bu sporla ilgileniyorum. Serbest Dalış antrenmanına kaptanımız Özgür elinde sopalar ve bir adet puckla geldi bir gün. Sanırım 2002 senesinde net hatırlamıyorum. "Arkadaşlar 1 hafta sonra Konyada turnuva var gidelim mi ne dersiniz" dedi. Biz manyaklar ordusu atladık hemen bu öneriye. O gün bugündür, yoğun çalışma temposuna, senenin yarısı anadolu yollarında olmama aldırış etmeden, elimden geldiğince yaptım bu sporu. Haftanın en az 3 gününü havuzda geçiriyorum, fırsat bulursam da koşu falan yapıyorum. Ama yine de yaptığım işle bu sporu yürütmek çok zor oluyor. Bir de özel hayat arkadaşlar vesaire girince iyice zorlaşıyor herşey. Ama yine de bırakmadım bu sporu hiç, böyle meydan okyorum belki de hayata...


4 günde 6 maç yaptık, hepsini de kazandık. Kolay geçmesi beklenen maçlar zor, zor olması beklenenler kolay geçti. Su çok ama çok soğuktu, hakemler hastalandığı için son gün maç yönetecek insan bulamadı federasyon. Aslında takımda 17 kişiyiz, ancak artık aramızda sadece öğenci olan kalmadı. Kimimiz çalışıyor kimimiz okuyor ama okuyanlar da aynı zamanda çalıştıkları için çok zor oldu turnuvaya gidecek yeter sayısına ulaşmak. Mesela final maçı niteliğindeki Telekom maçına katılabilmek için Hüseyin (solda kızarkadaşı Şahikaya sarılan) cuma akşamı otobüsle balıkesire gelip cumartesi akşamı otobüsle geri ankaraya döndü. Levent abi (kel olan) tatilini yarıda kesip cumartesi sabah geldi (eminin eşi onu öldürecek). Kendimi hiç anlatmyorum, kat ettiğim mesefeyi duysanız "bu herif kafayı yemiş artık okumayalım" dersiniz. Bu arada ben sağ alt köşede futbolcular gibi çömelmiş poz vermekteyim.

İlk gece polisevinde yer bulduk. Fiyatları da uygun görünce daha ilk günden bi moral yemeği düzenleyelim dedik, eee yemek de rakısız olmaz tabiii. Çok içmedik ama (yerseniz)

Maç aralarında da Balıkesiri gezdik. Balıkesir küçük fakat düzenli, yeşil, modern ve şirin bir şehir. 6 Eylül Balıkesirin kurtuluş törenlerini izledik. Gösteri yürüyüşünde iş makinaları çöp arabaları falan geçti gül gül öldük. Höşmelim yedik bol bol. ODTU de makina doktorası yapan arkadaşımız Koray boş mideye 1 kilo tatlıyı tek başına midye indirince turnuvanın en önemli maçından önce ishal oldu. Demek ki neymiş 1 kilo höşmelim yenmezmiş bir oturuşta...

Efendim sonra bu 4 gün içerisinde öğrendiğimiz bir başka önemli bilgi de cliolar 7 tane azmanı aynı anda taşıyabiliyormu. Koskoca takımda 2 tane araba olduğu için 7 şer kişi bindik arabalara, maçlarda olması beklenen vucut deformasyonları arabada oluştu. Son gün yarışmaya katılan 200 civarı sporcunun 10 tanesinden kura ile doping kontrolu yapıldı. Şansa bak bu 10 kişiden biri de bendim. Verdiler elime bir kap "hadi bunu doldur bakalım". Diğer Ankara takımı Kurt Y.İ. den İnanç, gözümüzün önünde 1 şişe su 1 kutu ice tea ve 2 kutu bira içmesine rağmen tam 2 saat bekledi doldurabilecek kıvama gelmek için. Demek ki neymiş biri omuzunuzun üstünden işeyip işemediğiniz görmek için baktığında, o iş çok zor oluyormuş

Kupamızı alır almaz hep beraber havuza atladık eşofmanlarla, yüzdük güldük boğuştuk. Ve döndük yine kürkçü dükkanımıza....

Kupa resimleri elimde olmadığı için koyamadım belki sonra koyarım bir ara...

11 comments:

daphnevega said...

Yuppiii! Böyle anlatınca çok heyecanlı olmuş :)
Kutlamalıyız hem de hemennnn!

etipuf said...

DODO,
NE GÜZEL İNSANIN BİŞEYLERLE UĞRAŞMASI,KENDİÖZEL RENKLİ ALALNLARININ OLMASI...TEBRİK EDERIM BAŞARINIZI...
UMARIM HEP VAKİT AYIRABİLRSİN...
1 KİLO TATLI YIYIP İSHAL OLAN ARKADASININ,ODTÜ MAKİNAYI BİTİRİP Bİ DE MASTER YAPMASI DA HİÇ AKILLICA DEĞİL :)))
ZİRA ONUNLA AYNI KADERI PAYLAŞAN ARKADASLARIMDA ÖMÜRLERİNİN YARISININ GİTTİĞİNİ 10 YAŞ YAŞLANDIKLARINI GÖZLEMLEMİŞTİM..
:))))
HEP BÖYLE KEYİFLİ ANILARIN OLUR UMARIM...

Wuthering said...

:) cok eglenceli yazmissin.. darisi basarilarinizin devamina insallah.. :)

melontheroad said...

tebrikler dodo

dodo said...

ayşe, evet daha senin işe girişini kutluycaz

butejoy, ya benim bu arkadaş zaten hafifte üşütmeye başladığı için 1kg tatlıyı tek başına yemek gibi gereksiz ve anlamsız işlere kalkışıyor. Maalesef çoktan kaybettik kendisini

wuthering ve melo,
çok teşekkür ederim ....

Horatio said...

efendiiim öncelikle tekrar tebrikler... bu arada bankis ne zamandan beri herbert efendinin malı oldu dodo bey?!? bi de o tatlının adı hoşmerim olmasın?

dodo said...

yahu aranızda senin benimin lafı mı olur orda bir blog var uzakta o post hepinizin blogu :)

ayrıca haklısın höşmerim olacaktı
bu dikkat nerden geliyor böyle ?

$afak said...

Şimdi ilk önce şu hemşerim tatlısı afiyet olsun :))) Dün yaklaşık 100 gr kadar yedim ve knock-out oldum. O bakımdan 1kg yiyen arkadaşa huzurlarınızda saygılarımı sunmak istiyorum! :)

İkincisi, dodo bey tebrikler. Her ne kadar aklı yerinde bi insanın yapacağı bi spora benzemese de yine de spor iyidir. Bi de kazanıyosan daha ne! :)

dodo said...

selam şafak,
öncelikle yarasın diyorum, sonra da spor da iyidir tatlı da iyidir diye eklemek istiyorum :)

Horatio said...

eski meslek böyle gerektiriyordu DOSTUM. gol yemeyelim.

erdemo said...

tebrik ettim. bu arada höşmelimi cok severim ve 4 sene balıkesirde yaşamış bir insan olarak fazlaca övdüğünü de düşünmeden edemedim :)